Ana içeriğe atla

  
 
Print Friendly and PDF

Beykoz’un Manevi Önderlerinden Medineli Hacı Osman Akfırat Efendi’nin Dilinden

 

GECE YATAKTA UYANDIĞINDA OKUNACAK DUA

*Bir insan gece uyandığı vakit yatağın içinde zikretmek, Allah'ı düşünmek çok büyük ibadet. Sağdan dola dönerken;

"La ilahe illallahu vahdehu la şeriyke leh. Lehul mülkü velehul hamdu ve hüve ala külli şey'in kadir. Elhamdülillahi ve subhanallahi vela ilahe illallahu vallahu ekber. Vela havle vela kuvvete illa billahi'l aliyyil azim" dedin mi, dua içerisinde yatağında sen ne istersen Allah kabul ediyor.

Anladık mı? Bunun kıymetini bilmeli. Bak, dünyanın sıkıntısı çok; pahalılık bir cihetten, zulümler bir cihetten. Bunun kıymetini bilmeli, dua etmeli..

Burada bir delikanlı vardı. Diyor ki; "Gece kalktım, okudum. Ev sıkıntısı vardı. Dedim; "Ya Rabbi, caminin yanında bana bir ev ver" dedim. İkinci gün bir de baktım ki birisi geldi, "ben evimi sana satacağım" dedi. İçimden; "Aman ya Rabbi, ucu çıktı, bakalım ne çıkacak" dedim. Sordum; "kaça?" "Dört bin lira dedi." "Benim o kadar param yok" dedim. "Olanı ver, kalanı senet ver" dedi. Aldım..

"Öteki evi de al" demeye başladı. "Yahu param yok" dedim. "Senet ver" dedi. Onu da aldım." Şimdi Fatih Camiinin yanında görsen öyle güzel bir evde yaşıyor ki, görsen..

O genç diyor ki; "ben gece dua ettim, Allah sabahleyin iki evi birden bana verdi" diyor.

Birisine de gene öğrettim. "Ekmek sıkıntısı vardı" diyor. "Okuduğum vakit de bir de baktım ki karneyle ekmek dağıtılıyordu.(Harp yılları, 1940'lar) Muhtar bize yanlışlıkla fazla karne vermesin mi, bizim ev ekmekle doldu" diyor.

Sonra emniyet amiri bir zatın bir dükkânı vardı, ona da öğrettim. "Kalktım, gece okudum. Aman o kadar müşteri geldi ki o güne kadar o kadar müşteri görmedim. Gelen gelene " diyor, anladık mı?

Bunları bilmeli. Güzel yaşamak istersen, rahatla yaşamak istersen bunları yapın işte. Gece yatağın içinde uyandığın vakit okuyacaksın.

***

Cenabı Ecelli âlâ:

“ Eğer kullarım istiğfar getirecek olurlarsa, ben onlara azab etmem” buyurmuştur.

Muhtaç olduğunuz diğer iki haslet:

1.Cenabı Ecelli âlâ’dan cenneti isteyiniz 2. Cehennemden Cenabı Hakka sığınınız.

Ey Allah’ım! Zat’ı Ecelli ve âlâ’ndan cenneti ve o cennete yaklaştıracak sözü ve ameli isterim. Cehennemden ve ona yaklaştıracak amel ve sözlerden sana sığınırım Rabbim.

Bu duayı sabah ve akşam üçer defa okumalıdır. Arapçasını bilmeyenler Türkçesini okuyarak dua ve niyazda bulunurlar. Bunlar bize çok lâzımdır. Öldükten sonra kıymetini anlayacağız.

Resulü Ekrem devamla:

“ Ramazanı şerifte bir oruçluya su verene cenabı peygamber havzı kevser’inden içirecek, cennete girene kadar o kimse susuzluk çekmeyecektir.”

Cenabı Hak, mahşeri dünya üzerinde kuracaktır.

Denizler kuruyacak, güneş alçalacaktır. İnsan cennete girene kadar tam elli iskeleye uğrayacaktır. Her iskelede bir feraizi ilâhiden sorguya çekilecektir. Cevap veremediği iskelede binlerce sene bekletilecektir. Havzı kevser’den içirilen kullar bu sıkıntıyı çekmeyeceklerdir. Havzı kevser’in dört köşesinde hulefai râşidinden birisi bulunacak, gelenlere su ikram edeceklerdir. Havzı kevserin etrafında yıldızların adedi kadar kovalar vardır. Bir köşesinden diğer köşense iki aylık mesafedir. Bazıları da oraya su içmeye gelecekler fakat melekler bunarlı arkalarından kırbaçla kovalayacaklardır. Bazı insanlara cenabı peygamber kendi eli ile su ikram edecektir.

Cenabı ecelli âlâ başka ümmetlere vermediği beş şeyi Ramazanı şerifte bize ihsan etmiştir:

1.Ramazanı şerifte hürmet için hazırlananlara Cenab Ecelli âlâ rahmet nazarı ile bakar. Bir kuluna bir defa rahmeti ile bakarsa, bir daha o kuluna azab etmez. Bazı şeyler vardır ki, kim bunları Cenabı ecelli âlâ o kuluna günde yetmiş defa rahmeti ile bakar. Fatiha… Ayet el kürsiŞehidellâhu… Kullilâhümme, biğayri hisab-a’ kadar kim bunlara beş vakit namazlardan sonra devam ederse, Cenabı Hak yetmiş defa o kuluna rahmeti ile nazar eder, yetmiş işini yapar. Okuyanlara kıyamet gününde şefaat izni verir. Cennetteki yerini hatîretil kuds makamında kılar. Bu ayeti kerimeleri okumaya ancak Cenabı Hakkın sevgili kulları muvafık olurlar.

2.Oruçlu insanın nefesi fena koktuğu halde meleklere karşı misk ve amberden daha güzel kokar. Melekler yemezler, içmezler, oruçlunun ağzını koklamak için ağızlarını ağızlarına dayarlar. Bunun için ramazanı şerifte öğleden sonra misvak kullanmak câiz değildir. Çünkü misvak, ağzın kokusunu izale eder.

3.Cenabı Hak, ramazanı şerifte oruç tutan kullarına merhamet eder. Oruç tutanlar da insanlara merhamet ederler. Melekler onlar için istiğfar getirirler.

Cenabı hak buyuruyor:

“ Arşı âlâyı taşıyan ve arşı tavaf ederek etrafında dönen melekler Rablerinin nimetlerine hamdü sena ve şükretmekle beraber O’nu bütün noksan sıfatlardan tenzih ederler. Ve iman edenler için istiğfar getirirler.

Ey inâmı ve ihsanı ve ilmi her şeyi kuşatan Rabbimiz, hatâlarına tevbe edip senin yoluna tabi olan kimseyi affet ve cehennem azabından onları muhafaza buyur, diye müminler için dua ve niyazda bulunurlar.”

Diğer ayeti kerimede:

“ Melekler: Ey rabbiniz! Sen ehil imanı ve onların babalarını, ailelerini, zürriyetlerini ve salih olan kimseleri vaad buyurduğun cenneti adn’e koy. Zira ancak Sen aziz ve hâkimsin.”

Diğer ayeti kerimede:

“Ya Rabbi! Sen müminleri günahlardan sakla. Bazı kullarını saklayıp da o günde rahmet ettiğin gibi. Senin rahmetin büyük bir kurtuluştur.”

Yukarıdaki geçen bu üç ayeti kerime ile melekler müminlere böyle duada bulunurlar.

4.Cenabı Ecelli âlâ cennete emir buyurur. Ne kadar ziynetin varsa tak ve hazırlan. Olur ki ramazanı şerifte kullarımdan birisi vefat edecek olursa gelir de rahat eder.

Cenabı Ecelli âlâ Cenneti âlâ’dan kabir cennetine bir pencere açar. Kabirde yatan müminler: “Aman Yarabbi! Kıyameti çabuk kopar da, asıl cenneti çabuk görelim” derler. Cennet aslında hazırdır ama ramazanı şerifte ziyneti daha çok artıyor.

5. Cenabı Ecelli âlâ ramazanı şerefin son gecesi geldiği vakit bütün Müslüman kullarını affediyor, onlardan razı oluyor fazla olarak bir de sevap ihsan ediyor.

Ramazanı şerifte insanın yalnız kendi şeytanı bağlanmaz

Ramazanı şerifte cennetin kapıları açılır, şeytanlar bağlanır, yalnız insanın kendi şeytanı bağlanmaz. Seyyar olan canavar şeytanları cenabı hak bağlatıyor. Bu sebepten ramazanı şerifte ıslah olanlar çoktur. Bu bize şeytanların bağlandığını gösteriyor. İnsan kendi nefsini ıslah etmeye muvaffak olursa o zaman daha âlâ olur.

Çok Faydalı Bazı Dualar


أَعُوذُ بِوَجْهِ ﷲِ الْكَرِيمِ وَ كَلِمَاتِ ﷲِ التَّآمَّاةِ الَّتِى لَا يُجَاوِزْهُنَّ بَرٌّ وَلَا فَاجِرٌ مِنْ شَرِّ مَا يَنْزِلُ مِنَ السَّمَٓاءِ وَمَا يَعْرُجُ فِيهَا وَ مِنْ شَرِّ مَا ذَرَأَ فِى الْأَرْضِ وَمَايَخْرُجُ مِنْهَا وَمِنْ فِتَنِ اللَّيْلِ وَالنَّهَارِ وَمِنْ شَرِّ كُلِّ طَارِقٍ اِلَّا طَارِقًا يَطْرُقُ بِخَيْرٍ يَا رَحْمٰنُ

 “Eûzü BiVechillâhil Keriym, ve kelimâtillâhit tâmmâtilletiy lâ yücâvizhünne berrun velâ fâcirun, min şerri mâ yenzilu minesSemâi ve mâ ya’rucu fiyhâ, ve min şerri mâ zerae fil ardı ve mâ yahrucu minhâ, ve min fitenilLeyli venNehâri, ve min şerri külli târikın illâ târikan yatruku bihayrin, yâ RAHMÂN!..”

Anlamı:

Sığınırım Keriym Allâh vechine ve O’nun kelimelerinin tamamına ki, iyi kötü hiçbir şey onları tecavüz edemez... Semâdan inenin (Fitne fikirlerden) ve semâya yükselenin (vehmimi tahrik eden fikirlerin) şerrinden, arzda üreyenin (bedenselliğimden kaynaklanan) ve arzdan çıkanın (bedenimin dürtülerinin) şerrinden, gecenin (iç dünyamın) ve gündüzün (dış dünyamın) fitnelerinden, hayırla olan müstesna, geceleyin kapıyı çalanın (içime doğanların) şerrinden, yâ RAHMÂN!..

Bilgi:

“Medineli Hacı Osman Efendi” diye bilinen “Beykozlu” da dedikleri bir zât vardı İstanbul’da; hayatının elli senesi Medine’de geçmiş ve Medine kitaplıklarında okumadık eser bırakmamış bir zât!.. Es Seyyid Mehmed Osman Akfırat... Allâh rahmet eylesin; nûrunu arttırsın keremiyle... 1960 başlarında elini öptüğüm zaman o seksen altısında idi, bense on sekizlerde... Bana önce zâhirin sonra da bâtının kapısını açan Rasûlullâh (s.a.v) ile tanıştıran zât!.. Hayatımın en önemli olaylarında manevî müdahalesini gördüğüm zât!.. Allâh indînden rahmet eylesin, indînden benim tarafımdan ihsanda ikramda bulunsun kendisine sonsuza dek!..

İşte bu Zât, Rasûlullâh (s.a.v.)’in yukarıdaki duasını bana öğretmişti... Ve çeşitli sıkıntıda olanlara karşı bu duayı bir kağıda yazar, üzerlerinde taşımalarını tavsiye ederdi... Elbette biz de ederiz... Zira...

CİNLERİN aralarından İFRİT diye bilinen en güçlüleri, Rasûlullâh AleyhisSelâm’ın “Mi’râc” olayında semâya yükseldiğini haber alınca, büyük telâşa düşüyorlar... “Şayet Muhammed semâları tanır, Allâh’la bir araya gelirse, artık önüne geçilemez olur” diyerek bütün güçleri ile Rasûlullâh AleyhisSelâm’ın üzerlerine saldırıyorlar.

İşte o zaman Cebrâil AleyhisSelâm, Rasûlullâh AleyhisSelâm’a bu duayı vahyederek korunmasını öğretiyor ve Rasûlullâh AleyhisSelâm bu duayı okuyunca da hepsi yanıyorlar!.. İşte böyle bir olay vesilesiyle öğrenilen duayı artık nasıl istersek öylece değerlendirelim.

 يَاحَىُّ يَاقَيُّومُ يَا ذَا لْجَلاَلِ وَالْإِكْرَامِ أَسْأَلُكَ أَنْ تُحْيِي قَلْبِى بِنُورِمَعْرِفَتِكَ أَبَدًا يَا أَللهُ يَا أَللهُ يَا أَللهُ يَابَدِيعَ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ

 “Yâ Hayyu Yâ Kayyûm Yâ Zül’Celâli vel’İkrâm es’eluke en tuhyiy kalbiy binûri mâ’rifetike ebeden Yâ Allâh Yâ Allâh Yâ Allâh Yâ Bedî’es semâvâti vel ard.”

Anlamı:

Mutlak diri ve kendisiyle kaîm yüce Zâtıyla ikram edici!.. Dilerim senden ebeden marifet nurûyla kalbimi diriltmeni!.. Yâ Allâh!.. Ey gökleri ve yeri bir örneği olmaksızın meydana getiren.

Bilgi:

Sabah namazının farzını kılmadan önce kırk defa okuyup buna kırk gün devam edenler, faydasını derhâl kendilerinde fark etmeye başlarlar.

Kalbin marifet nûruyla diriltilmesi demek şudur: İslâm terminolojisinde “şuur” ya da bugünkü deyimiyle “bilinç”, “kalp” kelimesiyle, “gönül” kelimesiyle tanımlanır. Bilincin dirilmesi ise ancak marifet nûruyla mümkündür... “Marifet nûru” nedir?

İnsan, “iman nûru” ile bilincin sınırlarını aşar, “marifet nûru” ile de bilincin sınırları dışında yer alan gerçekleri değerlendirebilecek kapasiteyi elde eder!

Allâh tüm yaşamımız boyunca, kesintisiz olarak, bir an bile iman nûrundan ve marifet nûrundan mahrum bırakmasın...

Zira, iman nûrundan mahrum olan bloke olmuş bir bilinçle kör yaşar ve marifet nûrundan mahrum olan da, bilincinin sınırları ötesindeki gerçekleri asla düşünemez ve değerlendiremez.

Bu yüzdendir ki, her vesileyle Allâh’tan iman nûru ve marifet nûru istemeliyiz ve bunun sonsuza dek kesintisiz bir şekilde bağışlanmasını niyaz etmeliyiz.

 

رَبَّ إِنّى مَغْلُوبٌ فَانْتَصِرْ وَاجْبُرْ قَلْبِى الْمُنْكَسِرْ وَاجْمَعْ شَمْلِى الْمُدَّثِرْ إِنَّكَ أَنْتَ الرَّحْمٰنُ الْمُقْتَدِرُ إِكْفِنِى يَا كَافِى فَأَنَا الْعَبْدُ الْمُفْتَقِرُ وَكَفَى بِاللهِ وَلِيًّا وَكَفَى بِاللهِ نَصِيرًا ‘ إِنَّ الشِّرْكَ لَظُلْمٌ عَظِيمٌ وَمَا ﷲُ يُرِيدُ ظُلْمًا لِلْعِباَدِ فَقُطِعَ دَابِرُ الْقَوْمِ الَّذِينَ ظَلَمُوا وَالْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

 “Rabbi inniy mağlubun fantasır, vecbür kalbil münkesir, vecmâ’ şemlil müddesir, inneke enter rahmânül muktedir; ikfiniy yâ Kâfiy fe enel abdul muftekır ve kefâ Billâhil veliyyen ve kefâ Billâhil nasıyra; inneş şirke lezûlmün aziym. Ve mallâhu yuriydu zulmen lil ibad. Fekutia dabirul kavmilleziyne zalemû, velhamdulillâhi rabbil âlemiyn.”

Anlamı:

Rabbim, yenildim; behemehal yardım et-nusretinle muzaffer eyle... Parçalanmış kalbimi (hakikati hissediş nesnemi) birleştir bütünleştir-tekleştir... (Orijinalliği) örtülmüş şemlimi (bütünsellik ortaya koymayan dağınık anlayışımı) cem eyle... Zira sen, evet sen kesinlikle Muktedir Rahmân’sın... Bana yet, ey Kâfiy; zira ben, senin hiçbir şeyi olmayan (tüm varlığı sana ait mutlak muhtaç) kulunum... Veliyy olarak “Allâh” ismiyle işaret edilen (hakikatiniz) yeter, Nasıyr (düşmanının aleyhine kuluna yardım eden) olarak da “Allâh” ismiyle işaret edilen (hakikatiniz) yeter.... Kesinlikle şirk azîm bir zulümdür; ve Allâh, kulları için zulüm irade etmez... Zulmeden topluluğun arkası kesilmiştir; Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allâh’a aittir...

Bilgi:

Gavs-ı Â’zâm Abdülkâdir Geylânî Hazretlerinin öğretmiş olduğu bu duayı teberrüken hazırlamış olduğumuz bu kitaba ekliyoruz...

Her devirde başı sıkışanların ruhaniyetinden meded umdukları Gavs-ı Â’zâm Abdülkâdir Geylânî’nin, bütün başı dertte olanlara çok faydalı bir tavsiyesidir bu dua. Sabah akşam yedişer kere okunması kifayet eder... İnşâAllâh bu duadan istifâde edenlerden oluruz.

Medineli Hafız Hacı Osman Akfırat'ın
Atatürk ile Olan Gizemli Bağı

Bu blogdaki popüler yayınlar

TWİTTER'DA DEZENFEKTÖR, 'SAHTE HABER' VE ETKİ KAMPANYALARI

Yazının Kaynağı:tıkla   İçindekiler SAHTE HESAPLAR bibliyografya Notlar TWİTTER'DA DEZENFEKTÖR, 'SAHTE HABER' VE ETKİ KAMPANYALARI İçindekiler Seçim Çekirdek Haritası Seçim Çevre Haritası Seçim Sonrası Haritası Rusya'nın En Tanınmış Trol Çiftliğinden Sahte Hesaplar .... 33 Twitter'da Dezenformasyon Kampanyaları: Kronotoplar......... 34 #NODAPL #Wiki Sızıntıları #RuhPişirme #SuriyeAldatmaca #SethZengin YÖNETİCİ ÖZETİ Bu çalışma, 2016 seçim kampanyası sırasında ve sonrasında sahte haberlerin Twitter'da nasıl yayıldığına dair bugüne kadar yapılmış en büyük analizlerden biridir. Bir sosyal medya istihbarat firması olan Graphika'nın araçlarını ve haritalama yöntemlerini kullanarak, 600'den fazla sahte ve komplo haber kaynağına bağlanan 700.000 Twitter hesabından 10 milyondan fazla tweet'i inceliyoruz. En önemlisi, sahte haber ekosisteminin Kasım 2016'dan bu yana nasıl geliştiğini ölçmemize izin vererek, seçimden önce ve sonra sahte ve komplo haberl

FİRARİ GİBİ SEVİYORUM SENİ

  FİRARİ Sana çirkin dediler, düşmanı oldum güzelin,  Sana kâfir dediler, diş biledim Hakk'a bile. Topladın saçtığı altınları yüzlerce elin,  Kahpelendin de garaz bağladın ahlâka bile... Sana çirkin demedim ben, sana kâfir demedim,  Bence dinin gibi küfrün de mukaddesti senin. Yaşadın beş sene kalbimde, misafir demedim,  Bu firar aklına nerden, ne zaman esti senin? Zülfünün yay gibi kuvvetli çelik tellerine  Takılan gönlüm asırlarca peşinden gidecek. Sen bir âhu gibi dağdan dağa kaçsan da yine  Seni aşkım canavarlar gibi takip edecek!.. Faruk Nafiz Çamlıbel SEVİYORUM SENİ  Seviyorum seni ekmeği tuza batırıp yer gibi  geceleyin ateşler içinde uyanarak ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi,  ağır posta paketini, neyin nesi belirsiz, telâşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi,  seviyorum seni denizi ilk defa uçakla geçer gibi  İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık,  içimde kımıldanan bir şeyler gibi, seviyorum seni.  'Yaşıyoruz çok şükür' der gibi.  Nazım Hikmet  

YEZİDİLİĞİN YOKEDİLMESİ ÜZERİNE BİLİMSEL SAHTEKÂRLIK

  Yezidiliği yoketmek için yapılan sinsi uygulama… Yezidilik yerine EZİDİLİK kullanılarak,   bir kelime değil br topluluk   yok edilmeye çalışılıyor. Ortadoğuda geneli Şafii Kürtler arasında   Yezidiler   bir ayrıcalık gösterirken adlarının   “Ezidi” olarak değişimi   -mesnetsiz uydurmalar ile-   bir topluluk tarihinden koparılmak isteniyor. Lawrensin “Kürtleri Türklerden   koparmak için bir yüzyıl gerekir dediği gibi.” Yezidiler içinde   bir elli sene yeter gibi. Çünkü Yezidiler kapalı toplumdan yeni yeni açılım gösteriyorlar. En son İŞİD in terör faaliyetleri ile Yezidiler ağır yara aldılar. Birde bu hain plan ile 20 sene sonraki yeni nesil tarihinden kopacak ve istenilen hedef ne ise [?]  o olacaktır.   YÖK tezlerinde bile son yıllarda     Yezidilik, dipnotlarda   varken, temel metinlerde   Ezidilik   olarak yazılması ilmi ve araştırma kurallarına uygun değilken o tezler nasıl ilmi kurullardan geçmiş hayret ediyorum… İlk çıkışında İslami bir yapıya sahip iken, kapalı bir to