Avrupa ülkelerinde sofra
suyu olarak kullanılır. Gerekçesi yemeklerle alınamayan bazı minerallerin, maden
suyuyla tamamlanabilir olması.
Maden suyu böbreklerde
ve idrar yollarındaki taş oluşumunu önler ve iltihabı geriletici bir etki gösterir.
Safrakesesi tembelliğinde yararlı ve pankreas fonksiyonlarını da destekler.
Kronik mide mükozası iltihabında veya mide asidi fazlalığında yüksek bıkarbonat
içeren maden suları yararlıdır. Maden suyu sindirim sisteminde de önemli
etkileri olmakla birlikte kabızlığa da iyi gelir.
Maden suyu bebeklikten,
yaşlılığa kadar her yaşta rahatlıkla kullanılabilir. Bebeklerde anne sütü vazgeçilmez
besin ve sıvı kaynağıdır. Bunun yanında ek beslenmeye geçildiğinde ise
hazırlanacak mamalar maden suyu ile olursa ideal bir mama karışımı olacaktır. Spor
yapan insanlarda görülen kilo kaybı tamamen şu kaybıyla orantılıdır. Bu nedenle
spordan önce ve sonra içilecek olan maden suyu vücudun şu kaybını önleyecektir.
Bununla birlikte sıcak günlerde meydana gelebilecek şu kaybı maden suyuyla
ideal bir şekilde önlenecektir. Özellikle çalışan insanların kahve ve çay
yerine maden suyu tercih etmeleri tavsiye edilebilir. Sabah işe başlayan bir
kişi içinden kabarcıklar çıkan bir bardak soğuk maden suyu ile güne daha dinç
ve enerjik başlayabilir.
İçilen maden suyunun
cilde gerekli olan suyu ve sonuçta gerginliği ve pürüzsüzlüğü de sağlayabilir. Maden
suyu içildiği sürece cilt porsuk, yorgun ve solgun görünmeyecektir. Maden suyu
sadece içildiğinde değil aynı zamanda dışardan sürüldüğünde de cildi canlandırır
ve gençleştirir.
[http://www.ntvmsnbc.com/news/320156.asp
adresinden alıntı] soru: “maden suyu”
ile “soda” arasında ne fark vardır?
Maden suyu, içerdiği tüm mineraller ve karbondioksit
gazi ile birlikte yeraltındaki çatlaklardan yol bularak yeryüzüne çıkar ve
tamamen “doğaldır”. Soda ise şu ve sudan yapılan içeceklere üretim esnasında
karbondioksit gazi basılmasıyla elde edilen ve tamamen “yapay” olan bir
içecektir.
Soru: maden suyu “asitli”
midir?
Halk arasında “asitli” denilen içeceklerde
aslında kastedilen, içeceğin içindeki “karbondioksit” gazidir. Karbondioksit
gazi dilimiz ile temas ettiğinde geçici olarak tat algılayıcılarını uyuşturduğu
için içimi kolaylaştırmaktadır. Gazlı içecek üretiminde çok özel proseslerle
üretilen ve % 99,99 saflıkta gıda üretimi için özel karbondioksit gazi
kullanılır.
Soru: günde ne kadar
maden suyu tüketebiliriz ?
Doğal suların içerdiği zengin mineraller vücudumuzda
vitaminlerin fonksiyonlarına yardımcı olurlar. İçerdiği zengin kalsıyum ve
florur gibi mineraller nedeniyle özellikle çocuklar, bayanlar ve yaşlıların
daha fazla maden suyu içmeleri gerekir. Uzmanlar günde en az 2 litre civarında
şu ve maden suyu gibi “yararlı sıvı” tüketilmesini öneriyor.
Soru: çocukların maden
suyu içmesi zararlı mıdır?
Maden suyunun bilinen hiçbir zararı olmayıp, aksine
vücudumuza sayısız yararları vardır. Büyüme çağındaki çocuklar kalsıyum, demir,
çinko, florur gibi minerallere yetişkinlerden daha fazla ihtiyaç duyarlar. Bu
ihtiyacı karşılamanın en iyi yolu bolca süt ve doğal suları tüketmeleridir.
Maden suyunun içerdiği kalsıyum kemik yapısının, florur ise ağız ve dış
sağlığının gelişmesi için son derece yararlıdır.
Soru: hamilelikte maden
suyu içilir mi?
Hamilelik, beslenmeye özellikle dikkat
edilmesi gereken bir dönem. İnsan vücudu bebeği besleyebilmek ve gelişmesini
sağlamak için normalden daha fazla gıda, sıvı, mineraller ve vitaminlere
ihtiyaç duyar. Bu katkıyı doğal yoldan sağlayabilmek için, hamilelikte düzenli
olarak maden suyu tüketimi tavsiye edilir.
Soru: maden suyu cilde
yararlı mıdır ?
Maden suyu içerdiği zengin mineraller
vücudumuzun birçok bölgesine olduğu gibi cilt için de yararlıdır. Hatta
piyasada sprey şişelerine doldurulmuş ve yüze püskürtülerek kullanılan maden
suları satılır.
Soru: maden suyu böbrek
taşı yapar mı?
Böbrek taşlarının oluşumunda ana neden,
yetersiz miktarda sıvı tüketimidir. Başka bir deyişle, yaşamı boyunca yeterli
ve düzenli miktarlarda şu ve maden suyu tüketmeyen insanlarda böbrek taşı
oluşumu hızla meydana gelir. Bu duruma gelmiş ve böbreklerinde taş oluşmuş
insanların maden suyu tüketmeleri tavsiye edilmez ancak esas olan, düzenli ve
yeterli miktarlarda şu ve maden suyu tüketerek vücudumuzu bu gibi etkenlerden
korumaktır.
Soru: avrupa’da ve
türkiye’de kişi başına yıllık maden suyu tüketimi ne kadar?
Avrupa’da kişi başına yılda 150 litre maden
suyu tüketirken bu oran türkiye’de 3 litrenin altında. Ülkemiz aslında
avrupa’nın doğal minerallı sular açısından en zengin coğrafyasına sahip ancak,
yıllık 65 milyon litre olan bu kaynağın sadece yüzde biri şişeleniyor, yüzde
doksandokuzu boşa akıyor. Süt ve süt ürünleri tüketiminde de avrupa ile
aramızda benzer oranlar olduğu için, neticede ulusal beslenme kültürü ile
bağlantılı ilginç tablolar ortaya çıkıyor. Örneğin bu beslenme kültürü
sayesinde avrupalı kemik erimesi gibi hastalıkları nadiren duyarken türkiye’de
belirli yaş ve cinsiyet gruplarında kemik erimesi oranları % 30’larda
yaşanıyor. Bunun en önemli nedeni, yaşam boyunca düzenli olarak tüketilen süt
ve doğal suların miktarlarındaki, bu yol ile alınan doğal kalsıyum takviyesindeki
büyük farklılık.
Soru: maden suyu son
kullanma tarihinden sonra bozulur mu?
Maden suyu kapağı açılmaz ise kesinlikle
bozulmaz. Ürünlere son kullanma tarihi konulmasının tek nedeni, dolumdan sonra
belirli bir süre geçtiği zaman sadece kapak ve ambalajdan dışarıya
karbondioksit gazi kaçması ve azalmasıdır.
Soru: düzenli maden suyu
tüketimi ile bazı hastalıklar arasında bağlantı var mıdır?
Maden suyunda zengin olarak bulunan
minerallerden magnezyum, hücre içerisinde potasyumdan sonra en yoğun olarak
bulunan katyondur. Hücre zarı, hücre içi ve hücre çekirdeğindeki birçok
biyolojik olaylarda etkilidir ve kaş ile sinirlerdeki elektrik uyarılarının
iletilmesini sağlar. Kalp ve damar hastalıkları ile çok ilgisi vardır.
Enfarktüs geçiren insanlarda magnezyum düşüklüğü saptanmıştır. Damar sertliğine
yol açan damarlardaki yağ ve kalsıyum birikmesi de magnezyum eksikliğinden
oluşur.
Sodyum vücut sıvılarında
en fazla bulunan elementtir ve sıvı dağılımı ile sıvı dengesinin düzenlenmesini
sağlar. Ayrıca asit-baz dengesi ve sinir uyarılarının taşınması en önemli görevlerindendir.
Kalsıyum vücudumuzda en
fazla bulunan elementtir. Kemik yapısının yanı sıra kaş kasılmalarının düzenlenmesine,
sınır uyarılarının taşınmasına, hücre zarlarında iyon değişimine, hormonların,
sindirim enzimlerinin ve nörotransmitterlerin salgılanmasına yardımcı olur.
Yaşla ilgili kemik kayıplarını ve kırılmalarını önler. Kalsıyum sadece süt ve
doğal sularda bulunur. İçerisinde kalori ve kolesterol olmadığı için maden
suyu, kalsıyum açısından süte en iyi alternatif olmaktadır.
Bıkarbonatlar,
magnezyum, sitratlar, sodyum, flor ve kalsıyum maden suyunda bulunan doğal
dengeleri ile, ürölöjik hastalıkların seyri ve özellikle ameliyat sonrasında
çok etkendir. Böbrek taşlarının tekrarlamasını önlemenin en kolay, en pratik ve
doğal yolu bu sıvıları bolca tüketmektir.
Bıkarbonatlı sular
alkalı yapıları sayesinde mide asiditesini nötralize eder ve bu özelliği nedeni
ile peptik ülser hastalığının tedavisinde önemli rol oynarlar. Yine fonksiyonel
mide ve bağırsak hastalıklarında semptomları azaltıcı etkileri vardır. Kalsıyum
ve magnezyum içeren sular bağırsak molaritesini azaltarak stress sonucu gelişen
ishal gibi şikayetleri önlemede etkili olurlar. Sülfatlı sular safra
salgılarını ve akımlarını arttırır.
Kalsıyum zengini doğal
minerallı sular, menapoz döneminde kadınlarda ve ileri yaşlarda erkeklerde kemik
erimesinin önlenmesi ve tedavisinde yeterli kalsiyum desteği sağlanmasında
önemli bir seçenektir.