ABSTRE (SOYUT) SANAT: Plastik Sanatlarda özellikle resim ve heykelde konu olarak seçilen nesne ve varlıkların doğadaki
görüntüleri dışında kullanılmasını öngören sanat görüşü.
AKADEMİK: Plastik sanatlarda sanatçının, yaratıcılığını ön plana çıkarmadan, herhangi bir yenilik getirmeden, daha
önceden belirlenmiş ilke ve kurallara bağlı olarak yapmış olduğu çalışmalar.
AKADEMİZM: Plastik sanatlarda konunun önceden belirlenmiş ilke ve kurallara bağlı olarak yapılmasını ifade eder.
AKROMATİZM: Gerek resim ve heykelde gerekse mimaride yapıtların herhangi bir renk kullanılmadan, malzemenin kendi
doğal renginin kullanılması ile meydana getirilmesi.
ALLEGORİ: Soyut olan düşünce ve hayallerin doğada olmayan biçimde, simgelerle tasvir edilmesi.
AVANGARD: Geçerli ve genel kabul gören sanat anlayışlarına alternatif deneysel sanat ve bu sanatı icra eden öncü
sanatçıları niteler.
DESEN: Daha çok karakalem ve füzen ile yapılan, çizgilerden oluşan ve bir resmin taslağını meydana getiren ön çalışma.
EKSPRESYONİZM: 20. yüzyılın başlarında Empresyonizme bir tepki olarak ortaya çıkan, plastik sanatlarda sanatçının
duyarlılığını ve yorumunu ifade eden bir modern sanat akımıdır.
EMPRESYONİZM: 19. yüzyılın sonlarına doğru Fransa'da ortaya çıkan ve sanatçının izlenimlerinin doğrudan doğruya resme
aktarılmasını ifade eden sanat akımıdır.
ESTETİK: Baumgarten'in (1750-1758) ’Aesthetica’ adlı kitabında ilk kez kullandığı bu kelime, güzel kavramını araştıran bilimsel
disiplini ifade eder.
FİGÜRATİF SANAT: Resim ve heykelde kompozisyonun doğada yer alan nesnelerin ve canlı varlıkların kullanılması ile
meydana getirilmesi.
HERMETİK: Resimde gizli, kapalı içedönük anlatımcılığı ifade eder.
İDEALİZM: Resim ve heykelde konuyu meydana getiren nesne ve canlı varlıkların idealize edilerek verilmesini ifade eder.
İLLİZYONİZM (YANILSAMACILIK): Resim yüzeyinde ışık-gölge, renk, perspektif gibi unsurların kullanılması ile üç boyutlu bir
İzlenim uyandırmayı ifade eder.
KLASİZM: Oranlar duygusu, dengeli ve kontrollü kompozisyonlara duyulan eğilim, anlatımda ölçülülüğü bir kalıp içine
almaya çalışmak, soğuk renkler ve çizgiye dayalı formlar genel çizgileri ile sanatta klasizmi ifade eder.
KOLAJ: Resmin, bir yüzey üzerine çeşitli nesnelerin yapıştırılarak elde edilmesi tekniğidir.
KONSTRÜKTİVİZM: Plastik sanatlarda özellikle resim ve heykelde konuyu basit geometrik biçimde, inşai bir teknikle ifade
eden sanat akımıdır.
KONTUR: Resimde yer alan nesnelerin etrafını çeviren iç ve dış çizgiler.
KÜBİZM: Plastik sanatlarda özellikle resim ve heykelde kompozisyonu meydana getiren nesneleri ve canlı varlıkları
doğadaki görünümleri ile değil, parçalanmış geometrik şekillerde ifade eden sanat akımıdır.
LİRİK: Resimde içten gelen duygularla yapılan şiirsel anlatım.
LİTOGRAFİ: Taşbaskı da denilen bu sanat tekniği 19. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Litografi kireç taşı üzerine yağlı kalem ve
mürekkeple yapılan resim veya yazıların kâğıda basılması tekniğidir.
MANİYERİZM: Klasik sanat üslûpları kurallarını bilinçli olarak değiştirme çabası ve bu yoldaki ürünlerin niteliği.
NATURALİZM: Plastik sanatlarda özellikle resim ve heykelde doğanın gerçeğe en yakın biçimiyle aktarılması görüşünü
savunan akım. Doğada yanlış ve çirkin yoktur inancının kaynak olduğu bu akım idealizm ve sembolizme alternatif bir
eğilimdir.
NATÜRMORT: Ölüdoğa olarak da adlandırılan bu kelime doğadaki ha-eketsiz nesnelerin konu olarak seçilmesi için kullanılır.
NEO EMPRESYONİZM: Puantizm de denilen bu sanat akımı izlenimciliğin ileri aşaması olup, resimde konunun küçük fırça
darbeleriyle meydana getirilmesi esasına dayanır.
OP-ART: 19601ı yıllarda ortaya çıkan bu sanat akımı resimde geometrik biçimlerin belli bir şekilde düzenlenişleri ile üçüncü
boyutun verilmesini ifade eder.
PERSPEKTİF: Resim yüzeyinde yer alan nesnelerin gerçekmiş izlenimi verecek şekilde üç boyutlu olarak gösterilmesi.
PEYZAJ: Doğayı başlıbaşına bir konu olarak ele alan manzara resimlerire verilen isim.
PİTORESK RESİM: Doğanın güzel ve etkileyici görünümünü konu alan resim.
POP-ART: 1950'li yılların ortalarında İngiltere'de, 1960 lı yıllarda da Avrupa ve Amerika'da ortaya çıkan bu sanat akımı resmin,
çeşitli günlük kullanım eşyalarının ve endüstri çağı malzemelerinin birleştirilmesi ile elde edilmesini ifade eder.
REALİTE: Varoluşun anlamını meydana getiren gerçekler dünyası. Gözle görülen ve inanılan gerçeklerin tümü.
REALİZM: Resim sanatında konuların günlük yaşamda oldukları gibi herhangi bir imge veya imaj kullanmadan olduğu gibi
veren bir sanatsal akımdır.
ROMANTİZM: Çağdaş veya Klasik gibi belli bir üslûp dönem özelliği taşımayan bir sanat akımıdır. 18. yüzyılın sonundan
itibaren, duyguyu akta üstün tutan fikir akımlarına anlam kazandıran genel bir terimdir.
SEMBOLİZM: 1885'de Fransa'da izlenimciliğe ve gerçekçiliğe bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Resimde mistik ve dinsel
duyguları sembollerle ifade etmeyi amaçlayan sanat akımıdır.
SICAK RENKLER: Sarı, kırmızı, kahverengi, turuncu ve bunların tontan.
SOĞUK RENKLER: Mavi ve yeşil, mor renk ile bunların tonları,
SÜRREALİZM: Fransa'da ortaya çıkan bu akımının resim ve heykeldeki konulan sanatçının düş ve bilinçaltı dünyasının imge
ve imajlarından oluşur.
TRANSFORMASYON: Şekil değiştirme.
TRANSPOZİSYON: Yer değiştirme.
ÜSLÛP: Bir dönemin veya bir sanatçının eserlerinde renk, biçim, konu ve teknik bakımdan ortaya konan özgün özellikler.
VALÖR: Bir renk tonunun derecesi.
VAROLUŞÇU GERÇEKÇİLİK: Modem sanat akımlarından biri otan Varoluşçu Gerçekçilik resimde İnsan yalnızlığının koyu renk
ve tonları ile verilmesini ifade eder.
YAPISALCILIK: Sanatta ortaya çıkarılan ürünün sanatsal yapısının araştırılması.