Ana içeriğe atla

  
 
Print Friendly and PDF

Her gün için 16 psikolojik numara

 


Muhatap ayarlayabilir, patronun öfkesini yumuşatabilir, iş ortaklarından yol alabilir ve hatta basit hilelerle kendinize aşık olabilirsiniz.

Bu psikolojik tekniklerin listesi uygulama ile doğrulanır. Belki bazıları manipülasyona benziyor. Başkaları sizinle ilgilenirken bu teknikleri kullanabilir, ancak önceden uyarılan kişi önceden silahlanmıştır.

1. Bir tanıdığın başlangıcında, mevcut olanlardan birinin gözlerinin rengine dikkat edin. Bu bilgilerin sizin için yararlı olmamasına izin verin (tabii ki ona şiirler adamayacaksanız). Ancak bu teknik, muhataplarınıza samimiyetinizi ve özgüveninizi göstererek optimal göz teması kurmanıza yardımcı olur.

2. İnsanlar günün başında ve sonunda olanları en iyi hatırlar ve bu noktalar arasında olan her şey bulanık olarak algılanır. Bu nedenle, bir görüşme planlarken, aday listesinde ilk veya sonuncu olmaya çalışın.

3. Bir sohbete katılan kişilerin ayaklarının konumu, gizli duygularını ele verebilir. Örneğin, iki tanıdığınıza yaklaşırsanız ve onlar ayaklarının konumunu koruyarak sadece bedenleriyle size dönerlerse, size karşı eğilimli olmadıkları açıktır. Benzer şekilde, muhatabın ayakkabılarının veya botlarının sizden uzağa çevrilmiş ayak parmakları, mümkün olan en kısa sürede ayrılmak istediğini gösterir.

4. Bir grup insan kahkahalara boğulduğunda, herkes içgüdüsel olarak kendisine en sempatik gelene bir göz atar. Bu arada, ofis aşklarını hesaplamanın harika bir yolu.

5. Bir soruya dürüst bir cevap almak istiyorsanız ve muhatap kaçarsa, kalifiye psikoterapistlerin yaptığı gibi duraklayın. Bir süre sessiz olun, muhatabın gözlerine bakmaya devam edin. Kural olarak, bir kişi utanır ve bir duraklamayı doldurmaya çalışır.

6. Patronun size uçmaya hazırlandığını düşünüyorsanız, hemen yanına oturun. Yakınlığınız saldırganlık seviyesini düşürecek ve ondan kurtulabilirsiniz.

7. İnsanlardan küçük iyilikler dilerseniz sizi sevmeye başlarlar. Bu psikolojik mekanizmadır: En az bir kez bakılmış olanlara daha çok değer veririz.

8. İlk tanıştığınızda kişinin adını hatırlamaya çalışın ve sonraki iletişimde kullanın. Bu onu size doğru konumlandıracaktır.

9. Başkalarının hareketlerinin göze batmadan aynalanması, güvenin oluşmasına katkıda bulunur. Ana şey aşırıya kaçmamaktır.

10. Kalabalığın arasında ilerlerken, kendilerine değil, insanlar arasındaki boşluklara bakmaya çalışın. İnsanları önünüzden çekilmeye zorlar.

11. Adrenalinle dolu bir randevu—hızlı trene binmek, korku filmi izlemek veya bir uçakta birlikte uçmak gibi— beyindeki uyarılma merkezlerini uyarır ve sizi tutku nesnesine yaklaştırır.

12. "Bence" ve "Bana öyle geliyor" kelimeleri ile cümlelere başlamamaya çalışın. Bunu konuşmanızda söylemeye gerek yok ama gereksiz belirsizliği vurguluyor.

13. Öğrenmenin en iyi yolu kendi kendine öğretmektir. Yeni bir şey öğrenirseniz veya yeni bir beceride ustalaşırsanız, bunu başkalarıyla paylaşmaya çalışın.

14. İnsanlar kendi imajlarına değer verirler. Başkalarının kendilerini kendi gözlerinde nasıl gördüklerini anlamaya çalışın.

15. İşiniz süje hizmetleri ise arkanıza bir ayna koyun. Bu, sırada bekleyenlerin daha az sıkılmasını ve sinirlenmesini sağlayacaktır.

16. Hoşlanmak istediğin biriyle çıkıyor musun?

 Ardından, mümkün olduğunca parlak ve duygusal bir şekilde, onunla tanışmanın sevincini gösterin. Bu, bir dahaki sefere sizden neredeyse yoğun bir şekilde zevk almasını sağlayacaktır.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ahmad al-Ghazali, The Metaphysics of Love

  Ahmad al-Ghazali, Remembrance, and the Metaphysics of Love JOSEPH E. B. LUMBARD For Alexis “Love is not love which alters when it alteration finds, or bends with the remover to remove.” Acknowledgments This book derives from a doctoral dissertation submitted to Yale University’s Department of Religious Studies. I am deeply indebted to my dissertation advisor, Gerhard Bowering, who first suggested this topic and saw the project through to completion. I must also thank Seyyed Hossein Nasr, under whom I completed an MA thesis on Abu Hamid al-Ghazali and who first introduced me to the fields of Islamic Studies and Sufi Studies. Beatrice Gruendler served as a meticulous reader for the dissertation and provided the overall structure that I have maintained in the final book. As a reader for the dissertation, William Chittick provided many excellent suggestions. His thorough critique of the revised manuscript many years later was invaluable. Neither the dissertation nor thi...

YEZİDİLİĞİN YOKEDİLMESİ ÜZERİNE BİLİMSEL SAHTEKÂRLIK

  Yezidiliği yoketmek için yapılan sinsi uygulama… Yezidilik yerine EZİDİLİK kullanılarak,   bir kelime değil br topluluk   yok edilmeye çalışılıyor. Ortadoğuda geneli Şafii Kürtler arasında   Yezidiler   bir ayrıcalık gösterirken adlarının   “Ezidi” olarak değişimi   -mesnetsiz uydurmalar ile-   bir topluluk tarihinden koparılmak isteniyor. Lawrensin “Kürtleri Türklerden   koparmak için bir yüzyıl gerekir dediği gibi.” Yezidiler içinde   bir elli sene yeter gibi. Çünkü Yezidiler kapalı toplumdan yeni yeni açılım gösteriyorlar. En son İŞİD in terör faaliyetleri ile Yezidiler ağır yara aldılar. Birde bu hain plan ile 20 sene sonraki yeni nesil tarihinden kopacak ve istenilen hedef ne ise [?]  o olacaktır.   YÖK tezlerinde bile son yıllarda     Yezidilik, dipnotlarda   varken, temel metinlerde   Ezidilik   olarak yazılması ilmi ve araştırma kurallarına uygun değilken o tezler nasıl ilmi kurullardan ...

Ticani Tarikat Gerçeği

  Abdullah Muradoğlu 3/10/2010 Pazar Her darbe girişiminin yahut siyasette önemli değişimlerin öncesinde hep ilginç olaylara tanık olmuşuzdur. Genç kuşaklar bilmeyebilirler.. Türkiye''nin tek parti rejiminden çok partili rejime geçmesinden sonra "Ticaniler" diye bir grup zuhur etmişti. Ne idiğü belirsiz, bir silsilesi ve bir geleneği olmayan bir düzmece tarikatın adıydı Ticanilik. İşleri güçleri, Atatürk heykellerine saldırmak idi. 1950''de Demokrat Parti''nin iktidara gelmesinin ardından Ticaniler Atatürk heykellerine saldırılarını daha da sıklaştırdılar. Demokrat Parti, siyasi rakiplerinin Ticaniler üzerinden ne tür faydalar hasıl edeceklerini anlayarak derhal Atatürk''ü Koruma Kanunu''nu çıkardı. Tıpkı 11 Eylül 1980''de orda burada patlayan bombaların 12 Eylül sabahı susması gibi, Atatürk''ü Koruma Kanunu''nun çıkmasının ardından heykellere yönelik saldırılar da son buldu. Maksat hasıl olmuştu. Üstelik bu Tica...