Ana içeriğe atla

  
 
Print Friendly and PDF

مارتين يوبر...,من و تو




Hzl: İnci Palsay

Kitabın orijinal metni Almanca’dır.  Martin Buber’in bir düzyazı ustası olduğunu, Almanca kelimelerle nasıl oynadığını, kitabın üslûp ve dil özelliklerini; eseri Almancadan çeviren Walter Kaufmann, kırk sayfalık mukaddimesinde uzun uzun anlatmaktadır. Ben de bu hususlara, bir eseri anadilinden başka bir dilden çevirmenin güçlüğünden bahsedilir. Muamma gibi metin, kitabın çeviri orijinalini almanızı tavsiye ederiz. Ancak onunda yeterli olmayacağını anlayacaksınız. Birçok kitap yazıyorum diyenler bu metinleri okusunlar
Anahtarı WALTER KAUFMANN tarafından hazırlanmıştır. O da yeterli değildir. Ne demek istediğimi kısa bölümden anlarsınız. Buraya bir bölüm aktarıyorum.
(Buber, kendi tercüme ettiği gibi tercüme edilmelidir. İfâde onun, düşünceler, tasvirler ve üslûp onun olmalıdır. Okuyucu, öfkeden çıldırarak, “Fakat bu, sanki İngilizce değil,” diye bağırırsa, şöyle cevap verilmelidir: “Doğru, fakat orijinali de, sanki Almanca de­ğildir.” İmlâ ve gramer ihlâlleri, uydurulmuş kelimeler ve daha başka tuhaflıklarla doludur; ve Buber, üslûbu ile, hayatı boyunca bir efsâneydi.
O, çok zor okunur. Herhâlde, sadece bir kere, bilgi için, ça­bucak okunmayı istemedi. Okuyucuyu yavaşlatmak, onu, birçok cümle ve paragrafı tekrar ve hattâ kitabın bütününü bir defadan fazla okumaya mecbur etmek çabasında idi.
Üslûp, bu kitabın en iyi tarafı değildir, bir tarafı ve hattâ önem­li bir tarafıdır. Kimse kitabı, paragraf paragraf; işini ciddîye alan ve müsveddesini düzeltip duran bir mütercimden daha yavaş çiğ­nemek zorunda değildir. Kimse kendi kendine, kelimeler üzerinde oynamanın metne, gerçekten bunu yapmaya değecek bir şey ilâ­ve edip etmediğini, müterciminden daha sık sorma durumunda olamaz. O, metnini geliştirme çabasına girişir girişmez; sadece en göze çarpan kelime oyunlarını korurken, diğer taraftan, tâlî dere­cede olanlarını atlar veya özen göstermezken, muhtemelen, yaka­layamadıklarını kendisine ait en uygun kelimeyle ikame ederken, hileye veya yanlışa giden yolun neresinde durmalıdır?
Sıfatlar yığınla kullanıldığı ve bazıları ona kesinlikle lüzumsuz geldiği zaman, iki satırlık bir söz kalabalığını, kuvvetli bir tek ke­limeyle değiştirmeli midir?

Bu blogdaki popüler yayınlar

TWİTTER'DA DEZENFEKTÖR, 'SAHTE HABER' VE ETKİ KAMPANYALARI

Yazının Kaynağı:tıkla   İçindekiler SAHTE HESAPLAR bibliyografya Notlar TWİTTER'DA DEZENFEKTÖR, 'SAHTE HABER' VE ETKİ KAMPANYALARI İçindekiler Seçim Çekirdek Haritası Seçim Çevre Haritası Seçim Sonrası Haritası Rusya'nın En Tanınmış Trol Çiftliğinden Sahte Hesaplar .... 33 Twitter'da Dezenformasyon Kampanyaları: Kronotoplar......... 34 #NODAPL #Wiki Sızıntıları #RuhPişirme #SuriyeAldatmaca #SethZengin YÖNETİCİ ÖZETİ Bu çalışma, 2016 seçim kampanyası sırasında ve sonrasında sahte haberlerin Twitter'da nasıl yayıldığına dair bugüne kadar yapılmış en büyük analizlerden biridir. Bir sosyal medya istihbarat firması olan Graphika'nın araçlarını ve haritalama yöntemlerini kullanarak, 600'den fazla sahte ve komplo haber kaynağına bağlanan 700.000 Twitter hesabından 10 milyondan fazla tweet'i inceliyoruz. En önemlisi, sahte haber ekosisteminin Kasım 2016'dan bu yana nasıl geliştiğini ölçmemize izin vererek, seçimden önce ve sonra sahte ve komplo haberl

FİRARİ GİBİ SEVİYORUM SENİ

  FİRARİ Sana çirkin dediler, düşmanı oldum güzelin,  Sana kâfir dediler, diş biledim Hakk'a bile. Topladın saçtığı altınları yüzlerce elin,  Kahpelendin de garaz bağladın ahlâka bile... Sana çirkin demedim ben, sana kâfir demedim,  Bence dinin gibi küfrün de mukaddesti senin. Yaşadın beş sene kalbimde, misafir demedim,  Bu firar aklına nerden, ne zaman esti senin? Zülfünün yay gibi kuvvetli çelik tellerine  Takılan gönlüm asırlarca peşinden gidecek. Sen bir âhu gibi dağdan dağa kaçsan da yine  Seni aşkım canavarlar gibi takip edecek!.. Faruk Nafiz Çamlıbel SEVİYORUM SENİ  Seviyorum seni ekmeği tuza batırıp yer gibi  geceleyin ateşler içinde uyanarak ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi,  ağır posta paketini, neyin nesi belirsiz, telâşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi,  seviyorum seni denizi ilk defa uçakla geçer gibi  İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık,  içimde kımıldanan bir şeyler gibi, seviyorum seni.  'Yaşıyoruz çok şükür' der gibi.  Nazım Hikmet  

YEZİDİLİĞİN YOKEDİLMESİ ÜZERİNE BİLİMSEL SAHTEKÂRLIK

  Yezidiliği yoketmek için yapılan sinsi uygulama… Yezidilik yerine EZİDİLİK kullanılarak,   bir kelime değil br topluluk   yok edilmeye çalışılıyor. Ortadoğuda geneli Şafii Kürtler arasında   Yezidiler   bir ayrıcalık gösterirken adlarının   “Ezidi” olarak değişimi   -mesnetsiz uydurmalar ile-   bir topluluk tarihinden koparılmak isteniyor. Lawrensin “Kürtleri Türklerden   koparmak için bir yüzyıl gerekir dediği gibi.” Yezidiler içinde   bir elli sene yeter gibi. Çünkü Yezidiler kapalı toplumdan yeni yeni açılım gösteriyorlar. En son İŞİD in terör faaliyetleri ile Yezidiler ağır yara aldılar. Birde bu hain plan ile 20 sene sonraki yeni nesil tarihinden kopacak ve istenilen hedef ne ise [?]  o olacaktır.   YÖK tezlerinde bile son yıllarda     Yezidilik, dipnotlarda   varken, temel metinlerde   Ezidilik   olarak yazılması ilmi ve araştırma kurallarına uygun değilken o tezler nasıl ilmi kurullardan geçmiş hayret ediyorum… İlk çıkışında İslami bir yapıya sahip iken, kapalı bir to