"Aramaktan asla vazgeçmeyin.
Çünkü bunun sonunda başladığınız yere dönecek ve orayı ilk kez keşfedeceksiniz.
96 dk
Yönetmen:Jonathan Helpert
Senaryo:Clay Jeter, Charles
Spano, Will Basanta
Ülke:ABD
Tür:Macera, Dram, Romantik,
Bilim-Kurgu
Vizyon Tarihi:18 Ocak 2019
(Almanya)
Dil:İngilizce
Müzik:Alex Belcher, Henry Jackman
Nam-ı Diğer:IO: Last on Earth
Oyuncular
Margaret Qualley
Anthony Mackie
Danny Huston
Tom P Payne
Emma Fitzgerald
Özet
Felaket sonrası Dünya'da hayatta
kalan son insanlardan biri olan Sam, Dünya'yı terk etmektense, insanların uyum
sağlayıp hayatta kalmasının bir yolunu bulmaya çalışan genç bir bilim
insanıdır. Ancak gezegeni terk ederek uzaktaki bir koloniye gidecek son mekiğin
hareket saati yaklaşırken, hayatta kalan bir başka kişi, Micah nedeniyle
Dünya'da kalma kararını sorgulamaya başlar. Sam'i zor bir karar beklemektedir:
Micah ile giderek insanlığın geri kalanına katılıp yeni bir hayata mı
başlayacak, yoksa kalıp Dünya'nın yaşaması için savaşacak mı?
Dünya’nın artık yaşanamaz bir yer
haline geldiği yakın bir gelecekte geçen Netflix yapımı bilim kurgu ve gerilim
filminin oyuncu kadrosunda “The Leftovers” dizisinin Jill Garvey’si Margaret
Qualley, Marvel Sinematik Evreni’nin Falcon’ı Anthony Mackie ve Altın Küre
adaylığı bulunan Danny Huston yer alıyor. Yönetmen koltuğunda Fransız sinemacı
Jonathan Helpert otururken, senaryoya Clay Jeter, Charles Spano ve Will Basanta
üçlüsü imza atıyor
Altyazı
Gezegenimizi yok etmeye mahkûm
gibiydik.
Kimileri artan kirliliktendi diyor.
Bense insan doğası diyorum.
Birkaç bilim insanı, olacakları öngörmüştü.
Uzaya gönderilip diğer gezegenlerden jeotermal enerji hasat edebilecek
bir elektrik santrali üstünde çalışmaya başladılar.
Ama çok geçti.
İnsanlar uykularında ölmeye, sokaklarda boğulmaya, damarlarındaki kanı
siyahlaşmaya başladı.
"Atmosfer bileşimindeki beklenmedik bir değişim" dediler.
Bence, gezegenimiz yalnızca bizi dışarı atarak hayatta kalmaya
çalışıyordu.
Bir gün 100 gemi gökyüzüne uçtu.
Göç göreviydi.
Elektrik santralini, Jüpiter'in volkanik uydusunun üstünde uçan bir
filika gibi koloniye çevirdiler.
Diğer adıyla Bakalım bu neymiş.
Ses bildirisi başlatıldı.
46809 numaralı ses kaydını başlat.
Araştırmacı kimliği: Sam Walden.
Karşımda sivrisinek ya da tatarcık yumurtası yığını gibi bir şey var.
Tamam.
Sınırlı kemosentez fırsatına rağmen su birikintisi altında siyah alg
çiçeklenmesi benzeri bir şey görüyorum.
Tamam.
Tam düşündüğüm gibi.
Ortam atmosferindeki toksisite oranı
çok yüksek.
Numune 181A.
Suda koşan haşereler.
Güçlü amonyak yoğunluğu bulunan bir bölgede bulundular.
Numune 181B.
Çökeltiden alındı.
Amonyağı ana oksijen kaynağı olarak kullanabilecek bakteri varlığı olup
olmadığını gösterecektir.
"Beli orada ürperiyor yıkılmış
duvarları yakılmış çatısı, kuleleri ve ölü Agamemnon'u.
SANAT MÜZESİNDE
Bitkiler renk değiştiriyor.
TEMİZ OKSİJEN
Elon.
Aynı rüyayı görüp duruyorum.
Sahildeyim.
Rüzgârın saçımı savuruşunu hissedebiliyor, kıyıya
vuran dalgaların sesini duyabiliyorum.
Nefes alabiliyorum.
Bu sabah keşfettiğim şeye inanamazsın.
Suda koşan haşere kolonisinde anaerobik üreme.
Yepyeni türler.
Yaşıyorlar.
O
böcekler gibi arıların da adapte olabildiğini düşün.
Babamın haklı olduğunu kanıtlardı.
Dünya ölmüyor, yeniden doğuyor.
IO Kolonisi'nde şartlar zor, biliyorum ama lütfen cevabını geciktirme.
Seni seviyorum Elon.
Dünya'dan,
evrenin sonuna dek.
Sam.
Üzgünüm.
BAŞARISIZ
Sevgili Sam bilimsel keşiflerin beni her defasında
etkiliyor.
Ölmekte olan o dünyadaki son yaşam kırıntılarını ortaya çıkarman muhteşem.
Bir de yepyeni bir galakside bulabileceklerini hayal et.
Bir hafta sonra, IO'dan Yeni Dünya Keşfi filosuna güç sağlayacak kadar
volkanik enerji hasat etmiş olacağız.
Hayat yıldızlarda Sam.
Baban seni daha fazla geri tutamaz.
Çok yakında, Dünya'daki son hava kırıntısı da yok olacak.
İkiniz de sıradaki Göç gemisine binip buraya gelmelisiniz.
Seni seviyorum.
IO'dan, evrenin sonuna dek.
Elon.
SANAT MÜZESİ Ben Doktor Harry Walden, Günlük iletim frekansı 90-43, dinleme
frekansıysa 95-60 kilohertz.
Bir zamanlar yuvamız dediğimiz dünya bize karşı döndü.
Durum ne kadar bulanık görünürse görünsün, ölüm yalnızca sürecin bir
parçası.
Doğanın temel prensibi hayatta kalmaktır.
Ne olursa olsun hayat peşinde olmak DNA'mızdan fazla zihnimizde ve
ruhumuzdadır.
Bitkiler evrimleşti ve amonyak toksisitesine direniyor.
Arılar ve diğer polen taşıyıcılar da adapte olunca kuramımız, bitki
büyüyüşünün havayı 20 yıldan kısa sürede arındıracağını öngörüyor.
Kurtuluş arayışımızda yıldızlara kadar gittik ama hâlihazırda en iyi
uzay aracında bulunduğumuzu anlamayı başaramadık.
İnsanlar, güzel gezegenimize er ya da geç adapte olacak ve yeniden
yaşayacaktır.
Uzayın karanlığına bakarak kendinizi kaybetmeyin.
Yuvanız, gözlerinizin önünde masmavi parlıyor.
İyi yolculuklar.
Umarım
yakında sizi de aramızda görürüz.
DERS 3 Kraliçe arı genelde işaretlidir ve bulunması kolaydır.
Ama bazen, mevsim esnasında değiştirilir.
Binlerce arı arasına gayet iyi karışıyor ama yakından bakarsanız, orta
kısmı, yani toraksı, işçi arılar gibi değildir.
1 YENİ MESAJ GÖNDEREN: ELON
Burada haberler harika Sam.
Konsey nihayet resmî olarak ilk Yeni Dünya Keşfi'ni duyurdu.
Proxima Centauri'yi seçtiler.
Güneş sistemi dışındaki Proxima B gezegeni Dünya'nın ikizi gibi.
Oraya ulaşmak on yıl sürecek.
Bütün arkadaşlarım görev için başvuruyor.
Mühendis arıyorlar.
Ama Göç programı için ciddi sorunlar teşkil ediyor.
Lanet olsun.
GÖÇ GELECEK YILDIZLARDADIR
Konsey kararı her şeyi değiştirir.
Derhâl geçerli olmak üzere bütün uzay gemisi personeli, enerjisi, her
şeyi Yeni Dünya Keşifleri'ne kaydırıldı.
Şu an Dünya'da bulunan Göç gemileri dört gün sonra havalanacak ve IO'ya
giden son araçlar olacaklar.
Babanla orayı terk edin Sam.
Evren bizi çağırıyor.
Duyamıyor musun?
Dün kampımızı devasa bir fırtına vurdu.
Babamın bütün arı kolonisi gitti.
Gösterdiğimiz onca ilerleme düzinelerce
yeni genetik tür, hepsi kayboldu.
Ne yapacağımı bilmiyorum.
IO'ya gitme konusunda haklı olabileceğini kabul etsem bile ATVlerle yeterli oranda oksijen taşıyamayız.
Kalkış bölgesine ulaşabileceğimizi sanmam.
Doktor Harry Walden için geldim.
Radyo mesajını duydum.
Suyunuz var mı?
Bulanık görünmesinin sebebi sadece kömür.
İçme suyumuzu toprak ve kömürle filtreden geçiriyoruz.
Yeterli
oluyor.
İçeride mi?
Ben Dr. Walden'ın araştırma asistanıyım.
Eminim sorularına yanıt verebilirim.
Doktor Walden'ı görmeye geldim.
Ne seni.
Ne de başkasını.
Uzun zamandır Dr.
Walden'ı görmek için kutsal yola çıkan
olmamıştı.
Kutsal yol mu?
Bu yüzden gelmedin mi?
Dr. Walden'la tanışmak.
O nerede demiştin?
Şu an dağda, çalışmamız için bazı türleri topluyor.
Beni ona götürmen gerekiyor.
Götüremem.
Tam konumunu bilmiyorum.
Diğerleri nerede?
Başka kimse yok.
Bekleyeceğim.
Göç'e gidiyorsun.
Ne?
Balonun.
IO'ya olan son Göç kalkışına mı gidiyorsun?
Doğru.
Dünya'yı terk etmeye karar vermen epey vakit almış.
Sana yiyecek getireyim.
Hayır.
Yiyeceğinizi alacak değilim.
Bizde bol var.
Taze sebzeniz mi var?
Evet.
Koskoca
seram var.
Daha leziz oluyor.
Denizde hiç hayvan kaldı mı, biliyor musun?
Hep okyanusa gitmek istemişimdir.
Hayır.
Hiçbir şey yok.
Hiçbir yerde hiçbir şey yok.
Kuşların bile hepsi öldü.
İnsan yukarıda yaşayabilirler sanıyor.
Eninde sonunda inmeleri gerekiyor.
Hiç kuğu gördün mü?
Evet.
Çocuktum.
Anladım.
Öncesindensin.
Evet.
Başka şehirleri gördün mü?
Sadece gökyüzünden.
Her yer aynı mı?
Evet, her yer aynı.
Sana inanmıyorum.
Heri yeri görmüş olamazsın.
Doktor Walden ne zaman dönecek?
Bazen günlerce dönmez.
Burada amma çok elektronik aletiniz var.
Bölgeden alabildiklerimizi alıyoruz.
Ne yapıyorsun?
Toksik atmosfere adapte olabilecek bir bal arısı türü yaratmaya
çalışıyoruz.
İmmunojen çok etkileyici bir şey aslında.
Hayır, şu an diyorum.
Şu an
ne yapıyorsun?
Mektup yazıyorum.
Ne diyorsun sen?
Kime?
Koloni'deki birine.
IO ile iletişimin mi var?
Arkadaşım Elon mühendis ve Alfa Centauri güneş pili görevinde çalışıyor.
Dünya ve IO arasındaki ana iletim bağlantısına ulaşabiliyor.
Bu akşam burada yatman gerekecek.
Doktor Walden'ın işi çok önemli ve karışmanı göze alamam.
Orası onun odası mı?
Ofisi ve yaşama alanı.
Ben Doktor Harry Walden, günlük iletim frekansı 90-43, dinleme
frekansıysa 95-60.
31 metrelik frekans bandı, -95-60 kilohertz.
-Duyduğum şey bu muydu?
Ses kaydı mı?
Protokol böyle.
Burada değilken kaydı çalıyorum.
Yani gideli iki günü aştı.
Evet, sanırım öyle.
Muhtemelen yarın döner.
Adın ne?
Micah.
Ben Sam.
Memnun oldum Sam.
Bir işe yaramak ister misin?
Kırık bir güneş panelini onarmam lazım.
Kapanacaktır ama bir daha asla eskisi kadar amper veremez.
Burada çok iş yapıyorsun.
Halatın var mı?
İyi görünüyor, değil mi?
Önceden bahsettiğim arkadaşım Elon var ya?
Aslında tam arkadaşım sayılmaz.
Arkadaşım ama şey Bundan fazlası.
Öyle mi?
Nasıl yürütüyorsunuz?
Bol bol mektup, bol bol yalnızlık.
Peki ya sen?
Eşin
var mı?
Hayır.
Bunu aptalca buluyorsundur.
Neyi?
Elon ile beni.
Yani GÖÇ JUNE'A
Sence milyonlarca mil uzaktaki birini sevmek aptallık mı?
Hiç de bile.
İçimize
yerleştirilen karşılıklı arzu kadar kadim.
Asıl doğamızı bir
araya getirmek, yeniden ikiyi bir kılmak, insanlığın durumunu iyileştirmek.
O ne?
Plato.
Symposion.
Ne demek?
Diyor ki insanların başta iki yüzü varmış.
Dört kolu, dört
bacağı.
Öyle mutlularmış.
Tamlarmış.
Sonra tanrılara
karşı koymuşlar.
Tanrılar da ceza
olarak bizi ikiye bölmüş.
Bizi diğer
yarımızdan ayırmışlar.
Demiş ki her birimiz, ayrıyken hep diğer yarımızı
arayacakmış.
Doğamızda bu
varmış.
Biri, diğer
yarıyı bulduğunda çift; aşk, dostluk ve
yakınlık şaşkınlığında kaybolacakmış.
Hep yan yana
olacaklarmış.
Sebebi de insan doğası bir zamanlar, en başta tekmiş.
Tammışız.
Bu tamlık arzusu
ve arayışına aşk deniyor.
Vay canına.
Bu konuda çok
bilgilisin.
Öğretmen olacaktım.
Bir zamanlar.
Sana bunu anlatmayacaktım.
Harry Walden babam.
Hadi be.
Sahiden mi?
Gelsene.
Eskiden neredeyse bütün polen yayma işini arılar yapardı ama şimdi elle yapmam gerekiyor.
-Üç kız kardeş.
-Evet.
Mısır, fasulyelerin tırmanması için yapıyı sunuyor, kabak bitki örtüsü
gibi yayılıyor, bu da nemi tutuyor.
Fasulyeler de karşılığında nitrojen sağlıyor.
Herkes kazanıyor.
O dövmeler ne?
E üssü i çarpı pi artı bir eşittir sıfır.
Euler'in denklemi.
Ama favorim bu.
Bu Nowak'in Evrim Denklemi.
Soldaki semboller bütün olası molekül dizilerini, sağdaki semboller
seçilim basınç ve elverişlilik derecelerini gösteriyor.
Yani kısacası yaşamın ortaya
çıkması için tek gereken seçilim ve mutasyon güçlerine maruz kalmış moleküller.
Bu şartlar sağlandıysa kendini kopyalama başlar.
İnsanlar değişebilir.
Önemini anlamıyor musun?
Yani Peki ya göğüs kafesindeki işaretler?
Hiç.
Araştırmanın parçası olarak yaptığımız bir şey.
Bağışıklığımızı güçlendirmek için.
Acıtıyor mu?
O kadar çok değil.
Bu Lucy.
Bu nasıl mümkün olur?
Karmaşık.
Babam için IO son çareydi.
Bir filika.
Lucy'ye ne oldu?
Öldü.
Nihayetinde.
Bize umut verdi.
Dur.
İzlemek istiyorum.
Dünya gezegeni, evrende bir mucizedir.
Bakıcıları biziz.
Dünyamız için kalmak ve savaşmak bizim görevimiz.
İnsanlar evimizi yok oluşun eşiğine getirmiş olabilir ama biz yine
yaşanabilir kılabiliriz.
Ve yine hava soluyacağız.
Kalacak güçlü, cesur kişiler kalmayı
seçen olursa tabii bambaşka bir
uygarlığa dönüşecekler.
Doktor Walden'a teşekkürler.
İzleyicilerimiz, bu geceden sonra bütün televizyon yayınları kapanacağından
dolayı bu son programımızdı.
Söylenecek şey çok ve programı son sekiz yıldır hep bitirdiğim şekilde
bitireceğim.
Hepimizden, hepinize Yarın
görüşürüz.
Teşekkürler.
0 YENİ MESAJ
KAPAT
Uzun zaman boyunca doğru şey olduğunu
düşünmüşsündür.
Dünya'da kalmanın.
Değil mi?
Uzun zaman boyunca.
Aptaldım.
Bence çok cesurmuşsun.
Babam da böyle düşünürdü.
Annemle babamın eski yatak odasını bulmuşsun.
Annenin adı June idi, değil mi?
Evet, doğru.
Nereden bildin?
Baban ona ne yaptı?
Nasıl yani?
Dr. Walden ne yaptı da annenin
ölümüne sebep oldu?
Annem hastalandı.
O kadar.
Ama anneni burada tutmadı mı?
-Hepinizi burada tuttu.
-Hayır.
Ne demek hayır?
Annen, baban onu burada tuttuğu için öldü.
Vaktimi harcıyorsun.
Çok işim var.
Micah!
Kapıyı aç.
Samantha, beni dinle.
Deneylerime devam etmene değmez.
Baba, burada ne yapıyorsun?
Benim laboratuvarım değil mi?
Oksijenin olmadan burada olmamalısın.
Sam, sorun değil.
Artık bana bakmana gerek yok.
İyiyim.
Hayır, iyi değilsin.
Neredeydin?
Yürüyüşteydim.
Sam, bu Mucizevi bir keşif
olsaydı keşfederdim.
Peki ya Lucy?
Elon'la işler nasıl?
Bu konuda seninle konuşmam.
Sam İnsan ilişkisinin gücünü
hafife alma.
Bir bu kaldı.
Daha büyük bir anlam yok.
Sadece insan ilişkisi var.
Eskiden bunu bilim için derdin.
Sam, burayı terk etmeliyiz.
Er ya da geç mecbur kalacaksın.
Burada yapayalnızsın.
Yalnız değilim.
Ben sayılmam.
Niyeymiş?
Öldüm ben.
Babam, annemi buraya gömdü.
Babamı da yanına gömdüm.
Sana bağırdığım için üzgünüm.
Sana bir şey söylemeliyim Sam.
Hoşuna gitmeyecek.
Seni Göç'e götürmeye karar verdim.
Seni balonla oraya götürebilirim.
Şu an anlamayacaksın ama tartışmaya açık değil.
Önünde koskoca bir ömür var.
Seni burada yalnız bırakmayacağım.
Anladın mı?
Seni buradan götürüyorum.
IO'ya gidecek ve asla dönmeyeceksin.
Tamam.
Peki.
İyi.
Ne zaman gidiyoruz?
Yakında.
Rotamızı belirleyip uygun hava koşullarını bekleyeceğiz.
Ama yakında olmalı.
Yolumuz uzun ve günler tükeniyor.
ALICI: ELON GÖNDEREN: SAM_WALDEN
Elon.
Haberlerim iyi.
Bugün bir yolcu, helyum balonuyla Sığınak'tan buraya geldi.
Hayal görüyorum sandım.
Adı Micah.
Nereli ve Dünya'da nasıl bu zamana dek hayatta kaldı bilmiyorum.
Beni Göç'e götürmeyi teklif etti.
Ben de kabul ettim.
Dünya'daki yaşamım bitti.
Zaten biteli çok olmuştu.
Nihayet IO'da birlikte olacağız.
Hep istediğin gibi.
Centauri B'de okyanus var mı?
Cevabını bekliyorum.
Seni duymaya ihtiyacım var.
Gitmeden önce rüzgârın yön değiştirmesini beklememiz gerekiyor.
Değiştirecektir.
Ben gelmesem burada ne yapacaktın Sam?
Yalnız olmak insan doğasında yok.
Sence ben bunu bilmiyor muyum?
Gidip gerisini getireyim.
Siktir.
Hasiktir.
Buna inanamayacaksın.
Gel.
Bu hâlde buldum.
Sanırım tahta altına sıkışmış.
Dişi.
Ne?
Dişi bu.
Delikler işçileri ve erkek arıları alacak kadar büyük ama bu dişi için
fazla küçükler.
Yumurtadan yeni çıkmış olmalı, yani bâkire bir kraliçe.
Bu nasıl mümkün olabilir?
Bilmem.
Ne anlama geliyor?
Bir anlamı yok.
Sam Tanrı'ya şükür Göç kalkışına gitmeye
karar vermişsin.
Daha çabuk yazamadığım için üzgünüm ama burada da bir değişim yaşandı.
Dün komutanım benden ilk Yeni Dünya Keşfi gemisine katılmamı istedi.
Bu sabah, kabul ettim.
Umarım özellikle sen başka şansım olmadığını anlarsın.
Bu benim kaderim.
Amacım.
Yine birlikte olabiliriz.
Ama uzun yıllar boyu olmaz.
Lütfen gitmeden önce yaz.
Son Göç kalkışı
sonrası Dünya'yla iletim bağlantıları kesilecek ve ayrılmadan önce senden son
bir mektup almak çok istiyorum.
Bütün aşkım IO'dan
evrenin sonuna dek.
Elon.
Hiç kabak spagetti yedin mi?
Nasıldı?
Öncesi.
Eminim baban anlatmıştır.
Senin için nasıldı onu merak ediyorum.
Nerelisin?
Banliyölerde büyüdüm.
Mahallede.
Yaşım yeterince büyüdüğünde her fırsatta şehre giderdim.
Buna hazır değildik.
Baban gibi insanlar ne kadar uyarmış olursa olsun.
Gözümüzle ne görürsek görelim.
Bu gelecek kimsenin aklına gelmezdi.
Kimsenin.
Beklenmedik şeyler de iyi olabilir.
GÖÇ
Lanet olsun!
Rüzgâr değişmezse asla havalanamayacağız!
Güven bana.
Değişecek.
Bu şarkı.
Bu şarkıyı hatırlıyorum.
Üzgünüm.
Sorun değil.
Yapamam.
Mecburuz.
Parıltıyı görüyor musun?
Jüpiter'in solunda.
Koloni o mu?
Koloni o.
Aslında IO'un yörüngesinde ama Koloni gökyüzünde o kadar parlak ki IO
görünmez oluyor.
Göreceğimi hiç sanmazdım.
Görmeyi çok istediğim bir sanat sergisi vardı.
Sanat sergisi mi?
Sanat müzesi.
Öncesine
ait son sergilerden.
"Modern Mitler.
" Öğrencilerine mitleri öğretir miydin?
Evet.
Sanırım öğretirdim.
4. 36 ışık yılı uzakta.
Sonsuza dek demekten farkı var mı?
Aramızdaki mesafe artık geçilemeyecek noktaya
gelene dek büyümeyi sürdürecek.
Sana yalan söyledim Elon.
Babam öldü.
Uzun zamandır ölü.
Dünya'da kalmak, başından beri benim kararımdı.
Sanırım ikimiz de sahiplenebileceğimiz
dünyalar arıyoruz.
Ama farklı dünyalar.
Umarım kendi dünyanı bulursun.
Dikkat.
Acil bildiri.
Yıkıcı hava olayı sebebiyle 127 numaralı Göç gemisi kalkış yapamamıştır.
Yeni kalkışınız 134 numaralı gemiden olacak.
49. 5466 ile 16.
4059 derecede bekliyor.
Göç gemilerine biniş 26 saat 12 dakika sonra başlayacak.
Kalkış bölgesi değişmiş.
Neden bahsediyorsun?
Bu bir
sorun mu?
O kadar uzağa uçacak helyumumuz yok!
Burada kapana kısıldık!
Asla bitmeyecek.
Kesin lanetliyim.
Nasıl yani?
Buraya asıl geliş sebebimi biliyor musun?
Baban bize Dünya'da kalın dedi.
Onun yüzünden açlıktan ölen bir sürü insan gördüm.
Sırf bize umut verdi diye.
Eşim hastaydı.
Yiyecek onu birkaç gün daha hayatta tutabilirdi ama o kadarcıktı.
Yiyecek de biterdi.
Hayatta kalabilmek için yiyecekleri sakladım.
Eşimin ölümünü izledim.
Hayatta kalayım diye.
Bununla yaşayamazdım.
Ben de babanı bulmaya geldim.
Ama tek bulabildiğim sendin.
Aynı hatayı tekrarlayıp seni de
ölüme terk etmeyeceğim.
Teşekkürler.
Anlattığın için teşekkürler.
Helyum bulabileceğimiz bir yer var.
Bölgede.
Çok uzakta.
Hiç gitmediğim kadar uzakta.
Hiç kalmadığım kadar çok kalmamız gerekir.
Geceyi orada geçirmeliyiz.
Bu imkânsız Sam.
Mümkün.
Bence.
Adapte ol ya da öl.
Öyle demiyorlar mı?
Ben Sam Walden.
Günlük iletim frekansım 90.
43 kilohertz.
Bu yayınları hâlâ dinleyen varsa
DOKTOR HARRY WALDEN
Doktor Harry Walden babam, akıl hocam ve en iyi arkadaşım öldü.
Geçen yıl 13 ekim tarihinde, onu annemin yanına gömdüm.
Burası peki?
Daha önce buraya gittin mi?
Evet.
Orası iyi.
Geniş,
açık bir alan.
Balonu oraya indiririz, sonra gidip helyumu alırız.
Sanat müzesi.
Ne?
Hiç.
Ne?
Odaklanmanı istiyorum.
Bu işi batırırsak ölürüz.
Odaklanıyorum zaten.
Bu akşamüstü sığınağımızı terk edecek ve Göç kalkış bölgesine gideceğim.
Bu yayını dinleyen varsa lütfen siz de aynısını yapın.
İnsanların Dünya'da yaşayabilmesi için bir yol buluruz sanmıştık.
Yanılmışız.
Ben Sam Walden.
Tamam.
Niye durduk?
Harika, değil mi?
Burası mezarlık Sam.
Tek gördüğüm hayaletler.
Kalkış noktasına yakınız.
Balonu bırakıp harekete geçelim.
Gidecek yolumuz uzun.
TEHLİKE Sam!
-Ne?
-Burada bir sürü helyum var.
Biliyorum.
Bu iyi bir şey, değil mi?
Bu yüzden buraya geldik.
-Değil mi?
-Evet.
Hadi o zaman.
Bir el at.
Pekâlâ.
Birkaç tane alıp bu gece burada kamp yaparız.
Hava yolculuk için fazla karardı.
Bu gezegende yaşam nasıl başladı biliyor musun?
Bir bakteri miydi?
Evet.
Okyanustan geldiler.
Ve işte buradayız.
Döngünün en sonunda.
Dünya'da yaşayacak son kadın olabileceğini farkında mısın?
Eminim yaşayan başkaları da vardır.
Evet.
Koloni'de.
Yeni evimizi bulmak için çalışıyorlar.
Beni gaz maskesi olmadan da restorana götürebileceğin bir yer.
Nasıl yapacağız?
Yeni tankları koyunca hava vanasını yüzde 50'ye düşüreceğiz.
Rahatlamaya çalışacağız.
Sorun çıkmamalı.
Alarmını kurdun mu?
Evet.
Hadi yapalım.
-Oldu mu?
-Evet.
Hemen dönerim.
Sam.
Sam.
Bir saate gidiyoruz.
Evet.
Biliyorum.
Gitmeliyiz Sam.
"Beli orada ürperiyor.
Yıkılmış duvarları yakılmış
çatısı, kuleleri.
Ve ölü Agamemnon'u.
Havanın güçlü kanına boyun eğmişti.
Kayıtsız gagası onu bırakmadan önce, gücü ve bilgisiyle kuşandı mı kendini?
" Sam.
Anlamını söyle.
Leda, Helen'i doğurdu.
Truvalı Helen.
Uğruna bin gemi kaldırılan kişi.
Dünyanın en güzel kadını olduğu düşünülüyordu.
Truva prensi Paris tarafından kaçırılışı Truva Savaşı'nı başlattı.
Yıkılmış duvarlar, yanan çatı, kule ve ölen Agamemnon.
Leda, tanrılarla akrabaydı.
Kuğu da Zeus'tu.
Kılık değiştirmiş Zeus.
Leda, Tanrı'nın çocuğunu doğurdu.
Yapabileceğin her şeyi yaptın.
Baban çok gurur duyardı.
Gidelim.
Tamam mı?
Seninle gelmeyeceğim.
Tek gitmen gerekecek.
Tankını değiştir.
Bunu kalkış bölgesinde konuşuruz.
Aynı rüyayı görüp duruyorum.
Bölgedeyim.
Ve maske takmıyorum.
Çakmağımı çakıyorum ve koyu mor.
Ama iyiyim.
Burada herkes pek çok ölüm görüyor.
Ama ben yaşam görüyorum.
Bunu niye yapıyorsun Sam?
Tankını değiştir.
Bana bir söz ver.
Yaşarsam, IO'dakilere Dünya'nın geleceği olduğunu söyle.
Sam!
Sam!
İyiyim ben.
Sorun yok.
Sorun yok.
Sevgili Micah.
Babam T. S Eliot'un şu sözüne bayılırdı.
"Aramaktan asla vazgeçmeyin.
Çünkü bunun
sonunda başladığınız yere dönecek ve orayı ilk kez keşfedeceksiniz.
" Gezegenimizden korkmayı öğrendik.
Yeni bir gezegen
aramak için yıldızlara kaçtık.
Ama diğer
dünyalar çekici diye gözlerimi kendi yuvamın güzelliğinden alacak değilim.
Dalgalar kıyıya
vuruyor rüzgâr saçımı savuruyor.
Bu hissin iyi
olduğunu anlat.
Karanlık
bulutların yerini okyanus sisinin aldığını anlat.
Yeni bir dünyanın
bizi beklediğini anlat.
Sizi
beklediğimizi anlat.
Dönmenizi
beklediğimizi.